2 Nisan 2015 Perşembe

CAD/CAM/CAE Yazılım Seçiminde Kriterler

CAD/CAM/CAE Yazılım Seçiminde Kriterler

        CAD/CAM/CAE Yazılımlarının seçimi firmalar açısından ol­dukça önem kazanmaya başlamıştır. Ülkemizin gelişen en­düstriyel tabanı ve firmalar arası rekabet bu konudaki yatı­rımların artmasına neden olmaktadır. Firmaların gereksinimlerine en uygun yazılımı seçmeleri, giderek gelişen yazılımların incelenmesin­deki güçlükler, devam etmekte olan gündelik işler nedeniyle konuya gereken zamanı ayırmaktaki güçlük, ayrılan fonların getirdiği kısıtlar gibi nedenlerle zorlaşmaktadır.
       
CAD/CAM/CAE Yazılımlarının Yararları
      Azalan Personel Giderleri: Verimlilik artışları oldukça zor ölçüle­bilir olmakla beraber, teknik resim çizme işlerinin elden uygulamaya aktarılmasıyla kazanılan verimlilik artışı 2 ila 8-10 misli olarak göste­rilmektedir. Bu tür geleneksel uygulamalarda yıllardan beri vurgulanan özellikle değişikliklerin elle çalışmaya oranla hızla yapılmasıdır.
     Firmaların tasarım sürecinde kökten bir değişim yaparak 3 boyutlu tasarıma geçmeleri ile sağlanan verimlilik artışlarının ise daha fazla olacağı inancındayız. Bu durumda teknik resimler otomatik olarak üretilen bir ‘yan ürün’ haline gelmektedir. Dünyada artık bazı firma­larda, mühendislik bilgisinin imalata ve diğer komşu sistemlere (satın alma, kalite ve hatta sağlayıcılar) aktarılmasında yalnızca 3 boyutlu modellerin kullanılmasından bahsedilmeye başlanmıştır. Şüphesiz 3 boyutlu model yaratım hızı, kolay anlaşılabilmesi ve art süreçlerle (analiz, simülasyon, imalat, ölçüm) bütünleşebilme kolaylığı nedeniyle artık bir lüks olmaktan çıkmış hatta bir ‘emtia’ haline dönüşmeye baş­lamıştır. Değerlendirilen yazılımların sadece katı/yüzey modelleme mekanizmalarının yanı sıra, aynı uygulamanın sınırları içinde kalarak yani bütünleştirme ve ara yüz sorunlarını kısa devre ederek diğer art süreçlere hizmet edebilme yeteneği de önem kazanmaktadır. 

     Uzmanların hemfikir oldukları iki noktayı burada vurgulamak isti­yoruz:
- Tüm bilgi işlem projelerinde olduğu gibi yararlar hemen değil belirli bir süre sonra ortaya çıkmaktadır,
- Azalması beklenen bazı giderler (örneğin mühendis personel gider­leri) muhasebe sistemlerinde tam tersi bir görüntü vermektedir. Yarar, yatırım yapılmadığı durumda ortaya çıkacak olan giderle mukayese edilerek ölçülürse görünür ve hatta çoğu zaman çarpıcı hale gelmektedir. Burada söz konusu olan olası gelecek maliyetlerin CAD/CAM/CAE yatırımı ile önlenmesidir. Bu durum müşterileri­mizden duyduğumuz şu tür ifadelerle doğrulanmaktadır: ‘Bu tür bir yazılım olmasaydı bu işin altından kesinlikle (bu sürede) kalka­mazdık’.
     Daha İyi Bilgi Yönetimi: Gelişmiş Ürün Veri Yönetimi (Product Data Management) Yazılımları kullanılmasa da CAD/CAM/CAE kullanıcısı firmalar hem kendi iş akış mantıklarını yazılıma uydurarak (bazen tamamlayıcı uy­gulamalar yardımıyla), hem de yazılım içindeki konuya yönelik kısıtlı işlevleri kullanarak, mühendislik bilgisinin üretimini, saklanmasını, revize edilmesini ve gerektiğinde geri çağırılmasını mekanize etmektedirler.
     Müşteri gereksinimlerinin artması ürün adedini, ürün versiyon adedini, opsiyonları ve birim zamanda yapılan de­ğişiklikleri artırmış durumdadır. Bu ortamda sağlanan en önemli yarar doğru (çoğu zaman güncel) bilgiye kısa za­manda erişebilmektir. Bu mühendislik departmanlarında çalışan insanların asli işlerine daha fazla zaman ayırabil­meleri anlamına gelmektedir.
      Tasarım sürecinin gelecekte firmanın sınırları dışına çıkma ve ortak tasarımcılarla beraber yapılma eğilimi vardır. Bu gibi bir ortamda bilgi yönetimi daha da karmaşık bir hale gelmek­tedir. Burada yapılması gereken lojistik sistemler için kullanı­lan Tedarik Zinciri’ mantığını ‘Tasarım Zinciri’ olarak uygu­lamak ve Ana Firmanın tasarım sürecini, ortak tasarımcılara doğru genişletmektir. Bunun ortak teknoloji (ortak yazılım) kullanarak daha etkin bir biçimde gerçekleştirileceğini düşü­nüyoruz. Ana İmalatçıların özellikle Amerika’da ve Avrupa’da ilan ettikleri ‘Tedarikçi Programları’ bu görüşümüzü destekler mahiyettedir.
      Daha İyi Ürün Kalitesi: Kalite denilince anlaşılanlar git­tikçe artmakta ve ‘müşteri memnuniyeti’ sağlayan tüm unsurlar kalite ile ilişkilenmektedir. Kullanım kolaylığı, kulla­nılmadan önce devreye alma veya kurma kolaylığı, estetik, servis edilebilirlik, dayanıklılık, güvenirlik, modülerlik ve hatta maliyet gibi unsurlar kaliteyi belirler hale gelmiştir.
Kalitenin sağlanması ise belki İmalat Sürecinden önce Ta­sarım Süreciyle ilgilidir.                           CAD/CAM/CAE uygulamaları ile ürüne ilişkin tüm bilgiler daha imalata başlamadan yani deği­şildik yapabilme esnekliği (serbestlik derecesi) daha fazla iken bilgisayara yüklenmekte ve değişik ‘Tasarım Seçenekleri’ sanal ortamda yaratılmaktadır. Geleneksel tasarım süreçlerinde, ürünle ilgili bilgiler süreç içinde yavaş yavaş birikmekte ve gittikçe tasarımcının serbestlik derecesi azalmaktadır. CAD sistemleri ’Ön Yükleme’ diyebileceğimiz bir yöntemle çok fazla bilginin tasarımının ön aşamalarında değerlendirilmesini sağlamaktadır.
    Yukarı paragrafta anlatılanlar özellikle bir çok parçadan oluşan montajlar için önem kazanmaktadır. Parçalar bir araya geldiğinde ortaya çıkan geometri ve hareket kombinasyonu daha zengindir. Süreci zorlaştıran bir diğer nokta ise tek tek parça veya alt-montajların değişik firmalar tarafından tasarla­nıyor ve daha sonrada üretiliyor olmasıdır. Bu gibi bir montajın sahibi olan ana firmanın, CAD/CAM/CAE olanaklarını kul­lanmadan işini rekabet edebilir maliyet ve sürelerle yapması imkansızdır. Bu yüzden ‘Digital Mock-Up’ teknolojisi giderek yaygınlaşmakta ve kabul edilebilir ilk ürün yapılana kadar ya­pılan prototip adedi giderek azalmaktadır.
       Daha İyi Temin Süreleri: Rekabetin yerel ve global öl­çekte artması ürün ömür çevrimlerini etkilemiştir. Bir se­nelik ömür çevrimi olan bir ürünün pazara rakiplerden üç ay sonra girmesi pazar payını ciddi bir şekilde etkileyecek hatta ürünün yaşama şansını etkileyebilecektir.
       Bu yüzden firmalar arasında özellikle Havacılık, Oto­motiv ve Dayanıklı Tüketim Eşyaları Pazarlarında pazara çıkış süresi (time to market) konusunda ciddi bir rekabet vardır ve bu süreler aynı endüstri bazında sürekli azal­maktadır. Aslen ana firmaları hem tasarım hem de imalat­ta sağlayıcılarla beraber çalışmaya iten ana sebeplerden bi­ride bu konulardaki rekabet baskısıdır.
         Yukarıdaki paragraflarda bahsedildiği gibi tasarım aşa­masında, ortak tasarım yapan ana ve sağlayıcı şirketlerin aynı teknolojiyi kullanmaları etkinlik sağlayacaktır. Sürece değer katmayan ara yüzleme, bütünleştirme işlemleri ve hatta mükerrer işler ortadan kalkacaktır.
        Pazara Çıkış Süresinin oldukça önemli bir bileşeni ima­lat takımlarının (toolimg) hazırlanmasıdır. Parça geometrisinin takım sağlayıcı firmaya aktarılması işi büyük ölçüde kolaylaştırmakla beraber, format ve dönüştürme sorunlarını aşmak açısından ana firmalar ile sağlayıcılar arasında kuru­lacak ortak bir teknoloji köprüsü burada da işleri daha da kolaylaştıracaktır.
     CAD/CAM/CAE teknolojileri ile süreçleri artarda değil eş zamanlı olarak yürütmek mümkündür ve bununda temin sürelerinin kısalması yönünde etkisi olacaktır.
      Azalan Ürün Maliyetleri: Parça tasarım sürecinde gerekli olan dayanım koşullarını sağlayacak şekilde parçayı optimum geometriye ve ağırlığa getirmek mümkündür. Parça optimi­zasyonu denilen bu süreç iteratif işlemlerden oluşmaktadır ve optimum bir parçanın maliyeti daha az olmaktadır.
     Özellikle imalat hacimlerinin fazla olduğu durumlarda bu yönde yapılacak çalışmalar, yapılan yatırımları kısa zamanda geri ödeyebilecek bir potansiyel arz etmektedir.
    İmalat Veriminin Artışı: İmal edilebilir yüzeyler ve bu yüzeylere ait nümerik denetim bilgisinin imalata doğrudan doğruya aktarılması hataları engellemenin yanı sıra imalat işlemlerinin süresini kısaltmakta ve makinaların verimini artırmaktadır. Çok yakın bir zamanda bir Otomotiv Yan Sanayi ile yaptığımız görüşmede, Mühendislik Yöneticisi geleneksel programlamaya göre kazanılan zamanın bire on oranında (eskiden 10 gün yeni yönteme göre 10 saat) oldu­ğunu söylemiştir. Bu gözlem fiili ölçüm sürelerine dayan­dırılmıştır.
     
CAD/CAM/CAE Sistemlerinin Değerlendirilmesinde En Fazla Kullanılan Yöntem
   Yukarıdaki yararları elde etmek üzere yapılacak ürün seçim sürecinin oldukça önemli olduğu kesindir. Seçim sü­reci genellikle birden fazla satıcının işin içine girdiği, firma hiyerarşisinin birkaç katmanını ilgilendiren, zaman alıcı ve oldukça zor bir süreç olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz. Fir­malar ölçeklerine göre bir değerlendirme birimi oluşturarak, ayrıntısını aşağıda verdiğimiz yöntemi kullanarak sonuca gitmeye çalışmaktadır.
   CAD/CAM/CAE Sistemlerini seçilirken, değerlendirilen konular ana başlıklara ayrılmaktadır. Bunlar burada belirti­lenlerle sınırlı olmamak koşuluyla donanım, işletim siste­mi, uygulamanın kendisi, satıcı firma ve desteği gibi ana başlıklar olmaktadır.
   Daha sonra ana başlıklar alt başlıklara ayrılmaktadır. Örneğin uygulama içinde Teknik Resim (Drafting) alt başlı­ğa bir örnek teşkil edebilir. Alt başlıkların altına sağlanması beklenilen özellikler yazılmaktadır.
Değerlendirme yapılmadan önce ana başlıkların firma açısından önem yüzdeleri tespit edilmekte daha sonrada bu işleme yukarıdan aşağıya yani alt başlıklar ve özellikler içinde devam edilmektedir. Değişen gereksinimlere göre do­ğal olarak yüzdeler firmadan firmaya değişecektir.
Daha sonra değerlendirilecek yazılımlar özelliklere göre değerlendirilmekte, her özellik için bir derecelendirme ya­pılmakta. Dereceler alt başlık bazında, ve daha sonrada ana başlıklar bazında toplanmakta ve nihayet değerlendirilen yazılımın toplam değeri elde edilmektedir.
Elde edilen bu başarının değerleri fiyatlarla birleştirilerek fiyat başarım oranları elde edilmekte ve nihai karara ulaşıl­maktadır.
Firmalar başlık düzey sayısını ve özellik sayısını değişti­rerek istedikleri duyarlılıkta bir inceleme yapabilirler. De­ğerlendirilecek nokta sayısı arttıkça inceleme ve karar verme süresinin artacağı kesindir.
Ayrıca, ülkemizde, bazı firmalar süreci dökümante et­meye gerek duymamakta ve genellikle çok fazla önem ver­dikleri bazı özelliklerin ne şekilde tatmin edildiğine bakarak karar vermektedirler.
Doğallıkla yapılacak değerlendirmenin sağlığı, özelliklere verilen derecelere bağlı olduğundan bunlarda satıcı firma lehine ve aleyhine yanlış yapılmaması esastır. Bunun için tanıtımlara yeterli süre ayrılmasını, ayrıntıya girmekten ka­çınılmasını ve değerlendirmenin bizzat firma tarafından ya­pılmasını tavsiye ediyoruz.
Neticede, seçilen uygulamanın beklenen yararları getire­ceği düşünülür. Yararların elle tutulur ve ölçülebilir olanla­rının zaman içinde ortaya çıkardığı maddi kazanç ve maliyet bir araya getirilerek proje karlılıkları değişik yöntemlere göre incelenebilir (Şimdiki Zaman Değeri, İç Verimi Oranı vb.)
 
Değerlendirmeye Dahil Edilmesinde (Veya Ağırlık Yüzdelerinin Artırılmasında Yarar Gördüğümüz Önem Kazanan) Ek Özellik Ve Kriterler
Yatırımların Korunması: Yararların incelenmesinden görüleceği üzere CAD/CAM/CAE yatırımları kritik uygu­lamalardır. Uygulamanın sadece bu zaman dilimi içinde değil gelecekte de gelişen gereksinimlere cevap verebilmesi önemlidir. Bu noktada uygulamanın ‘gelecekteki kalıcılığı’ dahi önem kazanmaktadır. Artan rekabet, kötü finansal neticeler, başarısız ürün geliştirme projeleri bazı firmaları sarsmakta ve bundan müşteriler etkilenmektedir.
CAD/CAM/CAE Projelerinde en önemli ve çoğu za­man görünmeyen maliyet insana yapılan yatırımdır. Bu yatırımında zaman içersinde, firmanın kontrol alanı altın­da kalan değişkenleri ile korunması esastır. Bunu sağlama­ya yönelik temel hususlar;
- Satıcı firmanın ürünü ile ilgili yenilikleri tanıtabilme ve sürekli yenileme eğitimleri verebilme gücü,

- Satıcı firmanın ve kullanıcıların CAD/CAM/CAE ya­zılımını firmanın süreçlerine uyarlama ve yeni iş yapış şekilleri önerebilme güçleri,

- Uygulamanın Bilgisayar (giderek Internet) Tabanlı Eği­tim olanakları,

- Kritik personelin firmaya sadakatini artıracak özendir­melerin sağlanması.
Sektörel Yaygınlık, Müşteri ve Rakip Sistemlerinin incelenmesi: Firmalar CAD/CAM/CAE yatırımı yapma­dan içinde bulundukları sektörü ve çevre koşullarını dü­şünmek durumundadırlar.
Belirli bir sektörde pazar payı anlamlı derecede fazla olan bir yazılım, sektörün yeni gereksinimlerine cevap ve­rebilme şansı en fazla olan yazılım olmaktadır. Böyle bir yazılımın en önemli fikir kaynağı müşterilerden gelen ge­ribildirimlerdir.
Yukarıda yararları incelerken gördüğümüz gibi artık bir tedarik zinciri yanı sıra birde tasarım zincirinden bahset­mek mümkündür. Ortak tasarım imkanları sağlayıcıların seçiminde önemli olmaya başlamıştır. Sağlayıcılar burada teknoloji yeni müşteri kazanmak ve mevcut müşterileri tutmak için bir fırsat olarak algılanmalıdır.
Rekabet avantajını kaybetmemek için rakiplerin kul­landıkları teknolojinin incelenmesi ve gerekli görüldüğü zaman buna cevap verilmesi üzerinde duyarlılıkla düşü­nülmesi gereken konulardır.
Standartlar ve Ara yüzlere Uyumluluk: Özellikle sağ­layıcı şirketler için, müşterilerine etkin bir biçimde hizmet etmek için bazen birden fazla teknoloji kullanma durumu ortaya çıkmaktadır. Böyle bir durumda sürecin her iki (veya daha fazla) uygulamanın bir arada kullanılabileceği şekilde organize edilmesi gerekebilir. Bu yazılımların birbirleriyle bilgi alışverişi yapabilme özelliklerinin değerlendirilmesini gerektirmektedir.
Ana firmaların kendi içlerinde ve sağlayıcıları da içeren genişletilmiş işletmede, dikey süreçlerde, ana ve tek bir teknolojiye yönelme eğilimi içinde olduklarını burada ha­tırlatırız. Bütünleştirme gereksinimi müşteri gereksinim­leri birden fazla ürün kullanmasını gerektiren şirketlerde ortaya çıkmaktadır ve yapılan yatırımların iyi değerlendi­rilmesi için zorunlu hale gelmektedir.

KAYNAK: İnternet

1 yorum: